Frenk Mukallitliği ve Şapka risalesi idam için uydurma bir sebeptir

Frenk Mukallitliği ve Şapka risalesi idam için uydurma bir sebeptir

Memur-Sen Ankara İl Başkanı Mustafa Kır, İskilipli Atıf Hoca'nın idam sebebinin "Frenk Mukallitliği ve Şapka" risalesi olarak gösterildiğini ancak bunun uydurma bir sebep olduğunu, gerçek sebebin onun İslami değer ve taşıdığı konum olduğunu belirtti.

Memur-Sen Ankara İl Başkanı Mustafa Kır, İskilipli Atıf Hoca'nın idam edilişinin yıldönümü münasebetiyle bir mesaj yayımladı.

Atıf Hoca'nın bilim, fikir ve sosyal alanda yaptığı icraatlarla  kendini göstermeye başladığı andan itibaren hayatının soruşturma, kovuşturma, sürgün ve mahpushanelerde geçtiğini ve en sonunda idamla noktalandığı belirten Kır,  "Atıf Hocaya reva görülen çileli bir hayat sadece Atıf Hocayı değil eşi Zahide hanımı ve Kızı Melahat hanımı da derinden etkilemiştir. Babasının evden alınışından etkilenen kızı Melahat hanım akli dengesi bozulmuş be hayatı boyunca bu durumdan kurtulamamıştır." dedi.

Kır, "Atıf Hocayı idama götüren gerçek sebep onun İslam ümmetini yeniden toparlayıp Osmanlının yeniden dirilişini sağlayacağından korktukları içindir.   Elbette 'Frenk Mukallitliği ve Şapka' idam edilişi için uydurma bir sebeptir. Ancak gerçek sebep onun taşıdığı İslami değer ve taşıdığı konumdur.  26 Ocak 1926 tarihinde Ankara İstiklal Mahkemesinde Başkanlığını Kel Ali (Çetinkaya), üyeliklerini Kılıç Ali ve Reşit Galip tarafından yargılanan İskilipli Atıf Hoca, Şapka Kanunu'ndan 1,5 yıl önce bastırılan ve Maarif Vekaleti tarafından ödüllendirilen  'Frenk Mukallitliği ve Şapka' isimli   kitabında irtica ve şapkaya muhalefetten dolayı hukuk geriye işletilerek idama mahkum edilmiştir."

7 Mart 1925 ten itibaren sadece bir yıllık süre ile  halkın gönlünde taht kurmuş hocaların, ilim adamlarının halli için Ankara'da kurulan İstiklal Mahkemesinde  bir yıl içinde 256 dava sonuçlandırıldığını ve bin 669 sanığın yargılandığını belirten Kır, bunlardan  başta İskilipli Atıf Hoca olmak üzere  128'inin idam, 50'si sürgün olmak üzere toplam 669 sanığın toplam 3 bin  yıl cezaya  çarptırıldığını aktardı.

Kır, şu ifadeleri kullandı: "İskilipli Hoca Atıf, Türkiye Cumhuriyeti’nin yenilik ve ilerlemeye doğru attığı adımlara mani olmak, şapkaya muhalefet ve  halkı isyan ve irticaa teşvik etmekten  yargılanmasına  rağmen; sağlığında İttihatçıların yaptığı iftiralar gibi bugün onların artıkları tarafından yapılan iftiralarla  İskilipli Atıf hocanın İdamının; yazdığı 'Frenk Mukallitliği ve Şapka' adlı kitabından dolayı değil de 'Milli Mücadelenin karşısında duran İngiliz ve  Yunan İşbirlikçisi' olmasından 'Cumhuriyete, yeniliklere ve İnkılaplara' karşı çıkmaktan', İngiliz Muhipler Cemiyeti'ne  üye olmaktan yargılanan vatan haini gibi  takdim edilerek tarih yanıltılmaya çalışılmaktadır.

Oysaki İskilipli Atıf Hoca, İzmir'in işgal edilmesine  ilk karşı çıkan ve yurdun her sathında işgalcilere karşı mücadele verilmesi için hazırlanan beyannamenin altında  imzası bulunan gerçek bir vatanperverdir. İngilizler tarafından Anadolu'nun  işgaline direnen  milislere  karşı Teala-i İslam Cemiyetinin adı kullanılarak hazırlanan İngiliz ve Yunan  uçaklarından atılan  fetvaya karşı duran, batı karşısında yenilmiş ve yenik düşmüş  bir milletin ve medeniyetin  iman ve İslam çizgisinde   galibiyet arayan büyük  mücadele adamıdır."

Hemen hemen hiç kimsenin giymediği 25 Kasım 1925 tarihinde çıkarılan "Şapka İktisası Hakkındaki  Kanunun" hâlâ yürürlükte olmasının  ve  Anayasal güvence altında bir garabet olarak  yürürlükte bulunmasının sebebini anlamanın mümkün olmadığını belirten Kır, "Şapkanın ana vatanı olan Avrupa'da bile hiç kimsenin rağbet etmediği şapkanın giyilmesi neden bu kadar önemsenmiştir? Şapkanın giyilmesi neden anayasal güvence altına alınmış, İskilipli Atıf hoca, Babaeskili Ali Rıza hoca gibi yüzlerce ilim adamının idamının gerçek yüzü şapka giymemek midir?  Neden bir Müslüman'ın hayatı bir şapkadan ucuz daha  sayılmıştır?  Bütün bu acı gerçekleri bu milletin evlatlarının bilme hakkı yok mudur? Özel olarak İslam alimlerini idam etme, hapse mahkum etme ve sürgüne gönderme amaçlı kurulan bu mahkemenin kurulması sorgulama ve yargılama usul ve esasları TBMM tarafından  neden araştırılmaz ve soruşturulmaz? Beklentimiz  TBMM tarafından tıpkı Adnan Menderes ve arkadaşları gibi İskilipli Atıf Hocanın itibarının da iade edilmesidir. Fiilen yürürlükte olmayan Şapka Kanunun da resmen yürürlükten kaldırılmasıdır." ifadelerini kullandı.

İLKHA

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.