Seçim çalışmaları kapsamında Muş'a gelen HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, halkla bir araya geldi.

Sabah saatlerinde partililerin oluşturduğu konvoy ile gelen Yapıcıoğlu, ilk önce Muş esnafını ziyaret etti.

Muş'un en yoğun noktalarından olan Hacı Şeref Camii çevresindeki esnafı ziyaret eden Yapıcıoğlu, halk tarafından büyük ilgiyle karşılandı.

Partisinin Muş Belediye Başkan adayı Cesim Yılmaz ile birlikte esnaf ve halkla sıcak diyaloglarda bulunan Yapıcıoğlu, ardından partisinin seçim lokali önünde toplanan kalabalığa hitap etti.

Yapıcıoğlu'nun seçim lokalinde yapmış olduğu konuşmada, Gazze'deki soykırımın sona ermesi ve insani koridorun açılmasının yanı sıra mahalli seçimlerle ilgili konulara değindi.

"İki milyarlık İslam alemi Gazze'yle ilgili sınıfta kalmıştır"

Gündemde seçim olmasına rağmen öncelikli gündemlerinin Gazze olduğunu belirten Yapıcıoğlu, "Memleketin gündemi seçim, ama bir diğer gündem daha var; 'Gazze, Filistin.' Oradaki kardeşlerimiz açlıkla, ilaçsızlıkla, susuzlukla mücadele ediyorlar. 7 Ekim bir dönüm noktasıdır, tarihi bir kırılma anıdır. Gazze üzerinden birileri sadece reklamını yapıyor, birileri de sadece birilerini karalamaya çalışıyor. Biz ise şunu söylüyoruz; orada film değil gerçek bir acı yaşanıyor, orada sanal değil gerçek bir soykırım yaşanıyor. Orada manipülasyon yapmak için uydurulan haberler yok, gerçekten insanlar açlıktan ölüyor. Orada temiz içecek su bulamadığı için insanlar salgın hastalıklarla pençeleşiyor. Orada ilaç olmadığı için anestezisiz uyuşturmadan insanların kolları, bacakları kesiliyor. Orada insanlar, başını sokacak bir yeri olmadığı halde; 'açık hava hapishanesi diyorlardı, şimdi tam bir açık hava hapishanesi' yani üstünde bir damı olmadan üstünde bir binası olmadan derme çatma çadırlarda insanlar bir kışı geçirdi. Ama birileri bunun üzerinden siyasi rant sağlamaya, bir prim elde etmeye çalışıyor, bu ahlaksızlıktır. Biz şunu söylüyoruz; iki milyarlık İslam alemi Gazze'yle ilgili sınıfta kalmıştır, kendimizi de işin içine dahil ediyoruz." ifadelerini kullandı.

"Hepimiz yapmamız gerekeni layıkıyla yapmadık, oradaki soykırımı durduramadık"

Gazze'de yaşanan insani krizin çözülmesinde herkesin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerektiğini belirten Yapıcıoğlu, "Hepimiz yapmamız gerekeni layıkıyla yapmadık ki oradaki soykırımı durduramadık. Oradaki açlığı bitiremedik, oradaki kardeşlerimize yeterince gıda, su, ilaç gönderemedik. Herkes bu konuda kendi muhasebesini yapsın, kendi eksiğini görsün ve herkes kendi eksiğiyle uğraşsın. Biz bu vesileyle buradaki kardeşlerimize hatırlatıyoruz; kimin elinden ne geliyorsa dua ise dua, maddi yardımsa maddi yardım. Oraya hiç mi bir şey gitmiyor? Gidiyor elbette. Eğer hiç gitmeseydi açlıktan ölümler kitlesel olurdu. Eğer oraya yardımlar nasılsa ulaşmıyor diye, yardım gönderenler de o yardımları keserse korkarım, yakında kitlesel ölümler de gerçekleşecek açlıktan." dedi.

"Gazze'de yaşanan vahşeti durdurmak için harekete geçin"

Gazze'de yaşanan vahşetin durdurulması çağırısında bulunan Yapıcıoğlu, "O yüzden bütün insanlığa sesleniyorum, şu kameralar aracılığıyla, sadece 85 milyon milletimize değil, iki milyarlık İslam alemine ve siyonizmin kulu, kölesi olmamış, kendi hürriyetinden vazgeçmemiş, egemenliğini onlara teslim etmemiş 8 milyar insanlık aleminde kaç kişi varsa hepsine birden sesleniyorum; oradaki insanları unutmayın ve o vahşeti durdurmak için daha fazla bir şeyler yapın, harekete geçin, neler yapılması gerekiyorsa hepsini birlikte, hep birlikte yapalım inşallah." ifadelerine yer verdi.

"Sizi birbirinize karşı kışkırtanlara prim vermeyin"

Yerel seçimlerin yaklaşmasıyla birlikte partisinin siyasete bakış açısını anlatan Yapıcıoğlu, siyasetin önemli oranda kirlendiğinin hemen herkes tarafından dile getirildiğini belirtti. Bazı partilerin kendi menfaati için bu milletin çocuklarını birbirine karşı kışkırtmaya kadar işi ilerlettiğine dikkat çeken Yapıcıoğlu, milletin evlatlarını birbirine kışkırtanlara karşı dikkatli olunması çağrısında bulundu.

Yapıcıoğlu, bazı siyasi partilerin, parti başkanlarının ve belediye başkan adaylarının kışkırtıcı ve çatışmacı bir üslup ve dil kullandıklarını, bu tür siyasetçilere prim verilmemesi ve itibar edilmemesi gerektiğini belirtti.

"Kim hangi makama gelmiş olursa olsun, bilsin ki orası hizmet makamıdır"

Partisinin belediye başkan adaylarının 'adalet, emanet, ehliyet ve liyakat" kriterlerine göre aday gösterildiklerini anlatan Yapıcıoğlu, "Birincisi biz 'önce adalet' diyoruz. Diyoruz ki; siyasetin hedefi adaleti yeniden tesis etmek olmalıdır, hizmetler adil bir şekilde dağılmalıdır. Parti, cinsiyet, inanç, mezhep, etnik aidiyet ayrımı yapmaksızın belediye başkanı seçilen kişi, o şehirdeki herkese adil şekilde hizmet etmek zorundadır.

İkincisi 'emanet'. Evet bu emanet teslim edildiğinde inşallah o emanete ihanet etmeyecek kişiler olmalı, o makamlara gelecek olanlar. Bu bilinçle hareket eden adaylar seçtik, öyle kişileri sizin karşınıza aday olarak çıkardık ve dedi ki; bizim bu adaylarımız eğer halkımız teveccüh gösterir, Rabbim lütfeder, o makamlara gelirlerse o makamların da emanet olduğunu bilerek hareket edecekler.

Üç ve dördüncüsü ise, 'Ehliyet ve Liyakat'. Bunlar belediye başkan adaylarını belirleme kriterlerimizdir. O emaneti taşımaya ehil kişiler olacak, bunun bilincinde olacak, o işi yapabilecek kapasite de olacak. Bir de 'Liyakat' layıkıyla bu hizmeti yapacak ve liyakat sahibi ehliyet sahibi kişilere görev verecektir, belediye başkanı seçilen kişi." ifadelerini kullandı.

"Adaylarımız, milletimizin teveccühüyle o makamlara gelirse siyasetin ve belediyeciliğin en temizini inşallah bu millet görecek"

Adaylarının Hazreti Yusuf'u örnek alarak, milletin malına sahip çıkacaklarını belirten Yapıcıoğlu, "Belediye başkan adayı yaptığımız kardeşlerimiz, mutlaka önce milletin malını koruyacak. Bir kişinin belediyecilik için gerekli olan bütün belediye hizmetlerinin her alanında uzman olmasına gerek yok. Ama belediyenin malını iyi koruyan, iyi bir idareci olan kişi, hangi alanda o şehrin hizmete ihtiyacı varsa o hizmeti en iyi sağlayacak, en iyi organize edecek işin uzmanını getirir, istihdam eder. Orada çalıştırır, verir ücretini, bu hizmeti yaptırır. Biz kendi payımıza, buradan bu dersi çıkardık. Ve söylüyoruz, diyoruz ki; 'İnşallah bizim adaylarımız kazanıp o makamlara geldiğinde, milletin malını çok iyi koruyacak.' Sadece koruması da yetmiyor, bu işi bilen, ehliyet ve liyakat sahibi kardeşlerimizi aday yaptık." ifadelerine yer verdi.

"Biz belediyenin malını kimseye peşkeş çekmeyeceğiz"

Partisinin belediyecilik anlayışını anlatan Yapıcıoğlu, "Belediyeyi biz aldığımızda, milletin malına el uzatıp yolsuzluk suretiyle onu zimmetine geçiren bir kişiyi biz asla barındırmayacağız, onun kusurunu örtmeyeceğiz, belediyenin malını kimseye peşkeş çekmeyeceğiz. Biz sosyal belediyeciliği ön plana alacağız, memleketimiz elhamdülillah yeterince bereketlidir. Ben inanıyorum, bu memleket 85 milyon değil, 185 milyon insanı besleyecek kadar bereketlidir. Fakat bu gelirin dağılımında bir problem vardır. Öyleyse biz diyoruz ki; belediyelere de, bu gelir dağılımında yeterince pay alamamış ihtiyaç içerisinde olan dezavantajlı bazı gruplar var, mutlaka belediyelerin onlara el atması lazım. Mesela biz diyoruz ki gençlerimizin ihtiyaçları var, biz o ihtiyaçlarını görüyoruz, biliyoruz ve onlara yönelik projelerimiz var. Biz sadece maddi anlamda el uzatacağız da demiyoruz. Mesela memleketin hemen her tarafında, gençlerin uyuşturucu bataklığına düştüğünden, çok ciddi bir şikâyet var. Uyuşturucu sadece polisiye tedbirlerle önlenebilecek bir şey değildir, sadece emniyetin, sadece adliyenin, sadece ceza kanunlarındaki ceza miktarlarını arttırmayla yapılabilecek, önlenebilecek bir şey değildir. Uyuşturucuyla mücadelede herkese görev düşüyor; sivil topluma da düşüyor, aileye de düşüyor, camiye de düşüyor, okula da düşüyor, anne babaya da düşüyor ama yerel yönetimlere de düşüyor. İnşallah biz, milletimizi sadece maddi olarak değil, manevi olarak da olumsuzluklardan kurtarmak, elinden tutup daha güzel bir seviyeye getirebilmek için elden gelen bütün çabayı ortaya koyacağız. Bizim belediye başkan adaylarımız inşallah bunu yapacaklardır." şeklinde konuştu.

"Adam kayırmanın olmadığı bir belediyecilik için milletimizden yetki istiyoruz"

HÜDA PAR Belediye Başkan adaylarının tercih edilmesini vatandaşlardan talep eden Yapıcıoğlu, "Biz milletimizi aldatmayacağız, onlara yalan söylemeyeceğiz, onların malına el uzatmayacağız, ihanet etmeyeceğiz. Emanete ihanet etmeyeceğiz Allah'ın izniyle. İnşallah biz hizmetimizi de adil bir şekilde yapacağız, gerisi teferruattır. Projelerle ilgili olarak da iddia ediyorum çok orijinal projelerimiz var. Her ilin, her beldenin, her ilçenin ihtiyacı farklıdır. O beldenin, o ilçenin ya da o ilin ihtiyaçlarına göre, o projelerle imkanlar ölçüsünde hayata geçecek, bu projeleri hayata geçirmek için yeterli imkanların olduğunu biliyoruz, biz belediyelerin. Fakat maalesef israf edildiği için, çarçur edildiği için, belediyelerin bütçesi bazen beşinci, onuncu derecedeki hizmetlere gidiyor, onları ön tarafa çekmek suretiyle en zaruri ihtiyaçlar ötelenebiliyor. O yüzden para yok, para yetmiyor diye şikâyet edebiliyor bazen belediyelerimiz. Halbuki belediyelerin kaynakları yeterlidir. Yeter ki doğru kullanılsın. Biz bütün bunlara o kaynakların yettiğine inanıyoruz. Dürüst ve sağlam bir hizmet, rüşvetsiz, yolsuzluğu olmayan, hırsızlığı olmayan, adam kayırmanın olmadığı bir belediyecilik için milletimizden yetki istiyoruz. Evet bizim projelerimiz var ama bunların hayata geçmesi için elbette milletimizin desteğine ihtiyaç var. O destek eğer gelirse, bizi bulursa Allah'ın izniyle biz bunu pratik olarak bu memlekette göstereceğiz." dedi.

'Kuvayı Milliye neyse bugün HAMAS da odur'

İşgal rejiminin soykırımına ve katliamlarına karşı mücadele eden HAMAS'a 'terörist' diyen ve daha sonra gelen tepiklerden dolayı 'terörist' demediğini iddia eden CHP'li Özgür Özel'e tepki gösteren HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, şunları kaydetti:

"Başkasını anlatmaya gerek yok ve buradan bir kez daha çağrı yapıyorum, herkes çıksın kendini anlatsın, özellikle de başkasına anlattığında yalan söylemesin. Birileri çıkıp onlara 'terör örgütü' diyor, utanmadan! hem de defalarca bunu söylüyor. Sonra biz buna tepki gösterince, çıkmış diyor ki, ben böyle bir şey demedim, ben 'HAMAS'a terör örgütü' demedim, takdiri milletimize bırakıyoruz. Kuvay-ı Milliye neyse 100 sene önce bugün Filistin'de de HAMAS odur. Kim onlara terörist diyorsa, kim onların meşruiyetini tartışıyorsa, kendi meşruiyetinin altını da oyuyor. Bu millet, belki elinden çok bir şey gelmiyor olabilir, ama o kahramanlara bu ihaneti yapan, o mücahitlere bu iftiraları atan, onlara terörist diyen, onları gayrimeşru görenler, bu milletin kalbinden inşallah ebediyen silinecektir. Onlar da bunu gördükleri için belki geri vites yapıyorlar, fakat bir kere o laf ağzından çıktı ve siz ağzınızdan çıkan lafınızın esiri oldunuz. İnşallah o sizin peşinizi bırakmayacaktır. Ya gerçekten tövbe edersiniz, ya gerçekten bu yaptığınıza pişman olursunuz, onun etkilerini silecek bir şeyler yaparsınız, ya da onun sonucuna katlanırsınız.

Yapıcıoğlu, seçim lokali önünde toplanan kalabalığa hitap ettikten sonra oluşturulan konvoyla partisinin seçim otobüsünden vatandaşları selamladı. (İLKHA)