“Kadınlar Günü” yalanı 9 Mart’a kadar

Birkaç gündür seçim çalışmaları kapsamında Van’dayım.

Van’ın mert ve gönlü geniş insanlarının misafiriyim.

Parti çalışmalarının İslami tebliğ çalışmalarını yerine getirmede vasıta görevi gördüğünü ve önemli imkanlar sunduğunu yakinen müşahede ediyorum, bu güzelim Serhat ilimizde.

“Bizim uğrumuzda cihad edenlere yollarımızı gösteririz.” ayet-i kerimesini hatırlıyor ve bunun için hamd ediyorum şanı yüce olan Allah’a.

“Bu güzel şehrin idaresini bu güzel kardeşlerime ver Ya Rab!” demekten kendimi alamıyorum.

Hayırlı işlerin alabildiğine kitlesel ve kurumsal bir boyuta taşındığını görmek, müthiş bir sevinç ve kuvvetli bir ümide dönüşüyor içimde.

Evet, her şey çok güzel gerçekten.

Ne var ki bu güzelliğe halel getiren muzır manilerin varlığı iştahımızı kaçırıyor.

Bela, musibetler ve muzır manilerin varlığı bu işin doğası gereği kuşkusuz.

Buna hiçbir itirazım yok.

Üzüldüğüm ve kahrolduğum taraf ise, bu muzır manilerin namertçe yöntemlere müracaat etmesi.

Kadının ana, eş, bacı ve namus olarak görüldüğü bu topraklarda, kadına el kaldırma namertliğinin sergilendiğini görmek,bu kültürün bir ferdi olarak kahrediyor beni.

Hangi ara bu kadar barbarlaştı ve mankurtlaştı bu insanlar diye soruyorum, kendi kendime.

Savunmasız kadınlara saldıracaksın.

Başlarındaki örtü ve ellerindeki HÜDA PAR bayraklarından dolayı onlara “şeytan, faşist” diye sözlü saldırıda bulunacaksın.

Ardından hırsını alamayıp fiili saldırıda bulunacaksın.

Bununla da yetinmeyecek ve yere yığılan bir kadıncağızı yerdeyken alçakça tekmeleyeceksin.

Peki bu saldırgan zihniyetin azmettiricileri ya da yetkilileri olayı kınadılar, ya da lanetlediler mi?

Hayır, üstelik özrü kabahatinden büyük bir yalana ve en az saldırı kadar çirkin ve ahlaksızca bir iftiraya sarıldılar.

Güya o kadın BDP’nin seçim lokalinin önüne gelince kendini yere atmış ve bayılma numarasına yatmış.

Dolayısıyla bu kadınların yaptıkları bir provokasyonmuş.

Evet, yanlış duymadınız. Bunu söyleyen Van’ın yönetimine talip belediye başkan adayları.

Utanmadan sıkılmadan bu yalanı söyleyebildiler.

Bu saldırıya uğrayan kadınlar kim? Van’ın öz be öz evlatları değil mi?

Yönetimine talip olduğun şehrin insanlarını böyle mi koruyacaksın ya da yöneteceksin?

Hadi diyelim kendisini yere attı, peki yerde yatarken onları tekmeleyen insan bozmalarını nereye koyacaksın?

Yoksa kendinizin bile inanmadığı bu yalanların arkasına sizi saklayan, saldırı emrini sizin verdiğiniz gerçeği midir?

Ya da 8 Mart’ta kutladığınız “Dünya kadınlar günü” sahtakarlığınızın sadece bir gün sürmesi midir, sizi panikleten?

Evet, takke düşmüş kel görünmüştür.

8 Mart’ta kadınlar gününü kutlayanlar, 9 Mart’ta kadınlara saldrarak iki yüzlülüklerini ortaya koymuşlardır.

Bütün bunlar Van halkının gözleri önünde yaşanmıştır.

Van halkı ortaya koyduğu onurlu tepkilerle bu gayretsizliği kabul etmemiştir.

Çünkü saldırı Vanlı bacılarımızın şahsında bütün Vanlılara hatta bütün kadınlara yapılmıştır.

Mazlum Kürt halkının mağduriyetini kullanarak palazlanmış bu zihniyetin nasıl bir yapıda olduğunun ortaya çıkması, bir yönüyle hayır olmuştur.

Bu vesile ile saldırıya uğrayan bacılarımızın ve ablalarımızın şahsında Vanlı kardeşlerime ‘geçmiş olsun’ diyor, herkesi bu zihniyetin gerçek yüzünü görmeye davet ediyorum.

Selam ve dua ile...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.