Sağduyunun sesine kulak verin

Meşhur fıkradır, Nasrettin Hoca bahçesindeki bir ağaca çıkmış dalları buduyormuş. Hoca budama işine kendini öylesine kaptırmış ki üzerinde oturduğu ağacı da kesmeye başlamış. O esnada oradan geçen bir tanıdık Hocamızı uyarmış. " Hocam," demiş, "Ayağının altındaki dalı kesiyorsun, bak düşeceksin sonra." Hoca işine kendini o kadar kaptırmış ki adama aldırmamış. Adamın sağduyulu uyarısını kulak ardı etmiş. Ama çok geçmeden de gürültüyle ağaçtan aşağı düşmüş.

Fıkranın gerisi bize lazım değil. Ne yazık ki bugün muktedirlerimiz ayaklarının altındaki dalları düşüncesizce kesiyorlar. Yarın öbür gün düşeceklerine aldırmadan. Muktedirlerin düşmesinin artı bir dezavantajı var. Sadece kendilerine değil, halklarına, ülkelerine de büyük zarar verirler düştükleri zaman.

Burada HÜDA PAR sağduyulu bir ses olarak devreye giriyor. HÜDA PAR gerçekten sağduyunun sesi olan bir parti. Ülkenin, halkın menfaatini, iyiliğini siyasi geleceğine tercih edecek kadar halk dostu, erdem yüklü bir parti. Türkiye'nin muktedirleri HÜDA PAR'ın sesine kulak vermek zorundalar. HÜDA PAR bu ülke için, halklar için bir şanstır.

Hakkın ve hakikatin çığlığı olan HÜDA PAR'ın sağduyulu sesine kulak vermeyenlerin icraatları bu ülkeye pahalıya mal olmuştur. HÜDA PAR'ı dinlemeyenler her defasında pişman olmuşlardır. Çözüm sürecinde olsun, Suriye meselesinde olsun, Amerika ve Batıyla olan ilişkilerde olsun, milliyetçi taassup konusunda olsun HÜDA PAR'ın tavsiye ve uyarılarını kulak ardı edenler kendilerine de halka da zarar vermişlerdir.

Bu anlamda HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu'nun Kürt meselesine adil çözüm çağrısı ivedilikle yerine getirilmesi gereken, son derece sağduyulu bir çağrıdır. Ülkenin, halkın, hatta ümmetin maslahatı bu çağrıyı dikkate almayı gerektirir. Eğer Kürt meselesi adil bir şekilde, hakkaniyet ölçüleri gözetilerek çözüme kavuşturulamazsa kangren olmaya doğru gidecek, hem iç barışı hem de dış barışı tehdit eden tehlikeli bir hüviyete bürünecektir.

HÜDA PAR yetkililerinin de belirttiği gibi Kürt meselesi artık bir iç mesele olmaktan çıkmış, emperyalist güçlerin elinde ümmetin, İslam ülkelerinin birlik ve bütünlüğünü tehdit eden bir karta dönüşmüştür. Bu kartı emperyalistlerin elinden almak için ivedilikle köklü ve adil bir çözüme gidilmelidir.

Kürt meselesinin çözüm adresi İslam kardeşliğidir. İslami değerleri referans almaktır... Batıdan alınmış olan ve ümmetin, Müslümanların birliğini, vahdetini, gücünü tehdit eden, Batılıların böl, parçala, yut projesine hizmet eden milliyetçilik gibi batıl, hastalıklı yollarla bu meseleyi adil bir çözüme kavuşturmak mümkün değildir.

Kürt halkı bu ülkenin asli halklarından biridir. Kurucu halklarından biridir. Bu ülkenin gerçek sahipleridir. Türklere tanınan tüm insani ve doğal haklar Kürt halkına da tanınmalıdır. Kürt halkıyla Türk halkını kaynaştıracak, kardeş yapacak, iç ve dış barışı hep birlikte omuzlayacakları gerçek, adil bir çözüm derhal hayata geçirilmelidir. Ülkenin anayasası, kanunları, kurumları milliyetçi, şövenist söylem ve uygulamalardan derhal arındırılmalı, bu ülkede yaşayan tüm halklar, Müslüman halklar bu ülkenin asli evlatları olarak hak ettikleri statüye kavuşmalıdırlar.

Bunu yapmadığımız takdirde ayağımızın altındaki dalı kesmiş olacak ve büyük bir gürültüyle emperyalistlerin fitne kazanına düşmüş olacağız. HÜDA PAR'ın sağduyulu çağrısına kulak vermek, emperyalist güçlerin bölücü proje ve tuzaklarını boşa çıkarmak anlamına gelecektir. Bu ülkeyi seven, bu ülkenin geleceği için kaygı duyan herkesin bu çağrıyı ciddiye alması gerekmektedir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.