ŞEHİD ÖĞRETMEN İBRAHİM KIZMAZ HOCA

ŞEHİD ÖĞRETMEN İBRAHİM KIZMAZ HOCA

Hayatlarını İslam davası uğruna feda eden şehidler emsal hayatlarıyla sonraki nesillere örnek oldular. Şehadetinin 23'cü yıl dönümünde, fedakârlığı ve cesaretiyle Müslümanların sevgisini İslam düşmanlarının ise düşmanlığını kazanan şehid İbrahim Hoca'nın

Aziz İslam şehidi İbrahim Hoca, 1 Ocak 1956'da Batman-Gercüş'ün Akburç (Kelehe) köyünde dünyaya geldi. İlkokulu kendi köyünde, ortaokulu Gercüş'te okuyan Şehid İbrahim Kızmaz, öğretmen lisesini okumak için gittiği Ergani'de Akıncı ve MSP gençliği ile tanışarak onlardan etkilendi. Ergani öğretmen lisesinden sonra Tepeüstü köyünde öğretmenliğe başlayan İbrahim Hoca, bu köyde kendini İslami ilimleri öğrenmeye verdi. Bu arada tanımaya başladığı İslam cemaatinin hidayet bahşeden nurlu güneşi onun da gönlünde parlayarak İslamî hizmetlerde aktif rol almaya başladı.  Şehid İbrahim Hoca; cesaret, ilim, fedakârlık gibi tüm meziyetleri ile İslam'a büyük hizmetlerde bulundu. Muş Malazgirt'te iki sene öğretmenlik yapan İbrahim Hoca daha sonra Nusaybin'e bağlı Tepeüstü (Tılmınar) köyüne tayinini istedi. Yedi yıl boyunca bu köyde öğretmenlik yaptı. 1984 yılında Nusaybin'e gitti. 1992 yılında şehid edilene kadar burada öğretmenliğine devam etti.

İşte ailesi ve dava arkadaşlarının dilinden İbrahim Hoca;

Yakın arkadaşlarından Hacı Nevzat Arslan:  İbrahim Hoca tam bir dava adamıydı. Ahlakıyla, cesaretiyle, ilmiyle köylülerin hayran kaldığı bir kişiydi. Köyde yaptığı hizmet ve yardımlarla kendini kabullendirmişti. Çocuklara hem öğretmenlik yaparak ders veriyordu hem de Kur'an dersi verip İslam'ı öğretiyordu. Hoca, gece gündüz kitap okurdu. Gençlere de çok okumalarını tavsiye ederdi. Köy imamından Arapça öğreniyor, kendisi de imama coğrafya, matematik dersleri veriyordu. Böylece Molla Cami kitabına kadar okudu. Bu kitap medreselerde Arapça alanında okutulan derslerin meşhuruydu.

Şehid İbrahim Kızmaz Hocanın eşi Sabahat Hanım:  İbrahim Hoca ile iki yıllık evliliğimiz oldu. Benden önce Behiye Hanım ile evliydi. On beş-on altı senelik evliliklerine rağmen çocukları olmayınca Behiye Hanımın ısrarı üzerine Hoca benimle evlendi. Biz kendisinden çok memnunduk. Arkadaşları da en az bizim kadar ondan memnundu. Bana ve kumam olan Behiye'ye her zaman “Aman ha ufak bile olsa sesiniz çıkmasın, sesinizi yükseltmeyin” diye tavsiyelerde bulunurdu. Biz de tavsiyelerine uyardık, aramızda hiç bir problem çıkmazdı. Şüphesiz iki eş arasında adil olmak çok zor olduğu halde Şehid Hoca, bize adaletle muamele ederdi. Özellikle namazlarımıza dikkat etmemizi tavsiye ediyordu.

Yakın arkadaşı Mehmet Ali: Müslümanlara karşı halim ve selimdi. Müslüman kardeşi ne dese kızmazdı velev ki kendisine hakaret dahi yapılsa. Fakat din düşmanlarına karsı tavizsizdi. Kendisinin şairliği de vardı ve çok güzel şiirler yazardı. Genelde İslamiyet ve mazlumlar üzerine şiirler yazıyordu. Türkçe yayınlanan Hicret Bant Tiyatrosu'nu Kürdçe'ye çevirdi ve yönetmenliğini yaptı.

Yakınlarından H. Selim Tunç: İbrahim Hoca karşılaştığı insanlara selam verir, dertlerini dinlerdi. O kadar ilgileniyordu ki gününün çoğu yolda insanların dertlerini dinlemekle geçiyordu. Güzel ahlakıyla kendini herkese sevdirmişti.

Kız Kardeşi Aysel Hanım: Şehid edildiği dönem havalar çok soğuktu. Evinde odun ve kömür de yoktu; ama o “Kömürüm de odunum da olmasa, benim derdim bunlar değil, derdim Allah'ın davasıdır” diyordu. Allah yolunda her şeyimi vermeye hazırım dedikten sonra “Evet sıkıntı çekiyoruz, fakat öbür dünyada ferahlık bulacağız” derdi.

Ağabeyi Hacı Halil Kızmaz'ın dilinden şehadeti; Hoca, gelebilecek herhangi bir saldırıya karşı tedbirli gezer ve yakınları onun tek başına bir yere gitmesine izin vermezlerdi. Hoca, şehid edilmeden önce birkaç gündür okula gitmiyordu.  06.01.1992 günü rapor almak için müdür ile görüşmeye gitti, fakat bu sefer yanında kimse yoktu. Çevredeki esnaflardan bir tanesi Hocanın tek başına olduğunu fark ederek kendisine düşmanlık besleyen PKK'lilere haber verir. Düşmanları 8 kişilik grupla okul önünde Hocayı yaylım ateşine tutar. Hoca, tek kişi olmasına rağmen belindeki tabancayı çıkarıp onlara karşılık veriyor, onlardan bir tanesini yaralayıp kendisi de orada şehid oluyor. Vücudundan 18 tane kurşun çıkarıldı. Allah'u Teâlâ şehadetini kabul etsin, bizlere de şehitlerin yolundan gitmeyi nasip eylesin.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.