İşte biz buyuz, işte biz buradayız efendiler, artık bize alışacaksınız!

Şunu iyi bilin ki, bundan sonra hayatın bütün alanlarında biz varız, her an, her yerde bizimle karşılaşacaksınız, bizi göreceksiniz, bizimle muhatap olacaksınız!

Onun için bir an önce buna alışmalısınız beyler!

Sakındığınız, kıskandığınız, görmek istemediğiniz her yerde bizi göreceksiniz, hiç beklemediğiniz bir anda bizimle karşılaşacaksınız.

Bizi yok sayarak, bizi dikkate almadan yaptığınız bütün hesapların geçersiz olduğunu ayan beyan göreceksiniz.

Bizi görmek istemediklerinden dolayı gözlerini yumanlar bunu ne kadar sürdürebilirler ki, gözlerini açar açmaz yine bizi görecekler.

Bizi yok sayarak üzerimize çarpı çekenler, sadece kendi gözlerine çarpı çektiklerini anlayacaklardır.

Bize alışmaktan başka çıkar yolunuz yoktur beyler.

Ve bir de, bizi olduğumuz gibi kabulleneceksiniz beyler!

Bizi değiştirmek için, bizi kendinize benzetmek için hiç boşuna uğraşmayın!

İstediğiniz kadar baskı yapın, istediğiniz kadar baskınlar düzenleyin, asla başaramayacaksınız!

Siz bizi kendinize benzetmeye çalıştıkça, biz daha çok kendimize benzeyeceğiz. Siz ne kadar bulandırmak istiyorsanız biz o kadar netleşeceğiz, berraklaşacağız.

Siz bizi kapattıkça biz misliyle açılacağız, sizin baskınlarınıza karşılık bizler çoğaldıkça çoğalacağız.

Sadece sayı bakımından değil, sadece meydanları doldurarak değil, imanımızı ve ihlâsımızı da artıra artıra geleceğiz!

Ve saklı gizli bir şekilde değil, gözlerinizin içine baka baka açıktan geleceğiz ve gelmekteyiz inşallah!

Onun için diyoruz ki beyler, mutlaka bize alışmak durumundasınız.

İşte bizim biricik Sevdamız, Muhammedî Sevda!

 Başta kendimiz, kendi yuvalarımız olmak üzere hayatın bütün alanlarına milim milim bu Sevdayı hakim kılmak bizim yegâne emelimiz!

Siz istemeseniz de biz bu sevdayı bu ülkenin en ücra köşelerine kadar taşıyacağız Rabbimizin izniyle.

Bu Sevda kimi zaman rahmet ve merhamet olarak kendisini gösterecek, kimi zaman kardeşlik ve kucaklaşma olarak ve kimi zaman da zulme ve haksızlıklara başkaldırı olarak kendisini gösterecektir.

Defalarca söylediğimiz gibi, bu Sevdanın önünü hiç kimse alamayacaktır.

Söyleyin Allah aşkına, birbirlerine sevdalanan iki gencin sevdasına bile hiç kimse engel olamazken, yüz binlerce, milyonlarca yüreğin Peygamber Sevdasının önünde kim durabilir?

İşte biz buyuz beyler!

İşte kızlarımız, işte kadınlarımız! Onlar bugün Muhammedî Sevdanın önde gidenleri!

Onların edep ve hayâları, onların o muhteşem görünümleri sizi çılgına çevirse de, onları gördükçe küfrünüz ve murdarlığınız katlandıkça katlansa da buna alışacaksınız beyler!

Kısacası bizim hayat tarzımıza alışacaksınız beyler.

Biz buradayız, buralar bizimdir, siz de bize alışacaksınız. Bizim buraları bırakıp gitmemizi bekliyorsanız boşuna beklersiniz.

Yok artık öyle “Mollalar İran’a” diye havlamalar. Bitti artık “Örtülüler, çarşaflılar Arabistan’a!” diye zırlamalar!

Ya bize alışacaksınız ve uslu uslu bir köşede oturacaksınız, ya da siz defolup gideceksiniz!

Evet, ya bize alışacaksınız, ya da defolup gideceksiniz!

Bütün pisliklerinizi, mel’anetlerinizi, mikroplarınızı, virüslerinizi, AİDS’lerinizi, frengilerinizi toplayıp siz defolursunuz.

Putlarınızı, totemlerinizi,  törenlerinizi de birlikte alır gidersiniz.

AİDS’inizi, frenginizi, bütün virüslerinizi ve mikroplarınızı alıp gidersiniz

Nikâhlanmak için çırpındığınız eşcinsellerinizi de sakın buralarda bırakmayın giderken!

Doğruhaber Gazetesi