İnsanların bir ömür boyunca, yaşamları ile akibetleri arasında bir bağlantı veya az bir ilinti var mıdır?

Geçmiş kavimlerin yaptıkları ile bizim yaptıklarımız arasında benzerlik var mıdır? Veya tıpkısıyla aynısı mıdır?

‘Ama günümüzde toplu kavim helakları olmuyor’ diye bir yargıya varılabilir. Oysa kişinin ölümü, aynı zamanda kıyametinin de koptuğu değil midir?!

Yakın çevremizde mutlaka şahid olmuşuzdur/duymuşuzdur; ölen kişilerin ölüm şekli hikâyelerini… Eğer onları tanıyor isek; az veya çok geçmiş kavimlerin yaptıklarıyle örtüşüyor mu? Yaşamları ve akibetleri… Aradaki kıyaslamaya yaparak…

“Bunun üzerine (biz de) herbirini günahı sebebiyle yakaladık. Artık onların kiminin üzerine (taş yağdıran) bir kasırga gönderdik! İçlerinde kimini de o (korkunç) ses yakaladı! Onlardan bazısını ise yere batırdık! İçlerinden bazısını da suda soğduk! Hâlbuki Allah onlara zulmediyor değildi; fakat onlar (bu isyanlarıyla) kendilerine zulmediyorlardı”[1]

Rabbim! Beni ve ailemi ve tüm inananları muhafaza et, böyle bir yaşam ve akibetten. Âmin!

Kitap'tan sana vahyolunanı oku; namaz kıl; muhakkak ki namaz hayâsızlıktan ve fenalıktan alıkor; Allah'ı anmak en büyük şeydir! Allah Yaptıklarınızı bilir.[2]

“Namazda, ruhun ve kalbin ve aklın büyük bir rahatı vardır. Hem cismi de o kadar ağır bir iş değildir. Hem namaz kılanın diğer mübah (helal) dünyevi amelleri, güzel bir niyet ile ibadet hükmünü alır. Bu surette bütün sermaye−i ömrünü, ahirette mal edebilir. Fani ömrünü, bir cihette ibkâ eder. (ebedileştirir)”[3]

Ve bu ayeti ve Üstad Said Nursi’nin nasihatini yaşayanlardan eyle; bizi Rabbimiz! (Amin)

“Bizim uğrumuzda cihad edenlere gelince, onları mutlaka yollarımıza eriştireceğiz. Şüphesiz ki Allah, elbette iyilik edenlerle beraberdir.”[4]

Unutmayalım! Rabbimiz! Unutturma bize!

İnsanın akibetini, yaşantısı şekillendirir.

İnzar Dergisi

[1] Enkebut Suresi: 40

[2] Ankebut Suresi: 45

[3] Sözler 4. Söz, 11

[4] Ankebut Suresi: 69