Erciyes Üniversitesi Rehber Gençlik Kulübü tarafından çağımızın sorunlarından biri olan bireysel Müslümanlık yerine ümmet olmanın gerekliliğini konu alan “Ümmet Bilinci” adlı konferans düzenlendi. Konferansa (İTTİHADUL-ULEMA) Alimler ve Medreseler Birliği Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Şenlik Hoca konuşmacı olarak katıldı.

İslam dininin ırklara değil inanlara ve insanlara hitap ettiğini belirten Şenlik, “İslam’da hiçbir zaman ey Araplar, ey Türkler, ey Kürtler diye; değil ey insanlar diye hitap eder, bizim için önemli olan ey inanlardır ve sadece kendimizi inanlar olarak muhatap görüyoruz. Biz Allah'ın vahdaniyetine, Muhammed'in risaletine, Kur-an’ın Allah’tan peygamberle bize tebliğ edildiğine inanıp buna şahadet etmişiz ve yaşamaya çalışıyoruz. İnsanların dilleri, ırkları, renkleri, coğrafyaları farklı olabilir tüm bu farklılıklara rağmen tek bir ümmet ve kardeştirler. Bunun temelini peygamberimiz atmıştır. Birçok sahabe farklı farklı renkte,  bölgelerde ve konumdan gelmiş ve İslam üzerinden tek bir ümmet olmuşlardır.” dedi.

“Bugün en büyük acımız Müslüman Müslümanla savaşıyor olmasıdır”

Müslümanların birbirinin kanları döküp düşmanı görmemesi büyük bir musibet olduğunu söyleyen Şenlik Hoca, "Bugün savaşlar hep islam coğrafyasında, talanlar,  hicretler hep İslam coğrafyasında, bir Yahudi bir Yahudi'yle, bir Hristiyan bir Hristiyan'la savaşmıyor, Budistlerde birbiriyle savaşmıyor, bunlar hep birlikte islamla savaşıyor, müslümanlarla savaşıyor. Bu da yetmezmiş gibi bugün en büyük acımız müslüman müslümanla savaşıyor olmasıdır. Müslümanlar birbirinin kanları döküp düşmanı görmemesi büyük bir musibettir. Eğer biz uyanıp büyük düşmanı görmezsek, küçük ihtilafları büyük görüp  şişirmek bir  gaflettir. Biz müslümanları o gaflette uyandırıp yaptığından haberdar etmemiz lazım, kötüleyip eleştirmek yetmiyor bire bir uyandırmak lazım." ifadelerini kullandı.

Âlimler de gaflete düşüp, yanılabilir

 "Âlimler gaflete düşüp yanılabilir onları da uyarmamız lazım." diyen Şenlik daha sonra şöyle konuştu: "Gaflet bazen büyük bir mürşitte gelebilir, peygamberler dahi Allah onları uyarmasaydı onlarda gaflete düşüp yanlış yapabilirlerdi. Ama onlarda öyle yüce bir ruh vardı ki Allah onları uyardığı zaman hemen hatasından dönerlerdi. Bizler uyarıldığımız zaman hemen hiddetleniriz, kızarız 'sen kimsin? İlmin ne ki beni uyarıyorsun kendine bak' deyip uyarıcıları ret ediyoruz. Günümüz alimleri, gençleri, abileri, davetçileri bunu yaptığı için kendimize gelemiyoruz iki yakamız bir araya gelmiyor. Biz birbirimizle uğraşmakla meşkul olurken küfürde bizi arkamızdan vuruyor, bizi birbirimize vurdurtuyor."

“Ad kavminin irem şehirleri gibi şehirler binalar inşa ediyoruz”

Müslümanların günlük yaşantısına dikkat etmesi gerektiğini ifade eden Şenlik, "Dünyaya çok yatırım yaptığımız için dünyayı bırakamıyoruz, Ad kavminin İrem şehirleri gibi şehirler, binalar inşa ediyoruz, köşkler inşa ediyoruz. Eskiden iki oda bir aileye yetiyordu şimdi ise koca bir daireye iki kişi sığdıramıyoruz bu israftır, Bundan dolayı  Allah bizi affetmez . Evleri hazırlıyoruz düşüyoruz içine mobilya takımları, süs eşyaları koyuyoruz ama insan içine girmiyor, misafir içine girmiyor, misafir almıyor o evler. En güzel evler misafirlerle dolan evlerdir, ama şimdi misafirlerle değil; koltuklarla, oturma takımlarıyla dolduruyoruz." şeklinde konuştu.

“Sahabe hayatı hikâye gibi zevk almak için okunmamalı”

"Bütün zaaflar bizi İslam davasından geri bırakıyor." diyen Şenlik Hoca son olarak şunları kaydett: "Hz. Fatıma buğdayı değirmen taşıyla çevirerek öğütür, hamur yapar sonra pişirir ve misafirlere ikram ederdi. Hz.Fatıma o kadar el değirmeni evirirdi ki elleri nasır tutardı. Hz. Ali eve misafir getirince Hz.Fatıma niye misafir getiriyorsun diye sitem etmezdi. Sahabe hayatı hikaye gibi zevk almak için okunmamalı. En sevdiğinizden infak etmedikçe hayra nail olamazsınız, infak edilecek ki sizde sevdiğinize kavuşasınız. İşe yaramayan döküntü kullanmadığınız şeylerden infak edemezsiniz. Eğer ailemizde şahsiyetimizde İslam'ı yaşıyorsak orda İslami yönetimi hâkim kılmışızdır. İslam'ı önce kendimiz yaşamalı sonra da halka halka çevremize yaymamız lazım."

Program son olarak Mehmet Şenlik hocanın ümmet bilinci şuurlanması uyanması duasıyla sona erdi. (Mehmet Bayrak/Mehmet Bozdaş-İLKHA)