“Diyarbakır Ansiklopedisi”

“Diyarbakır Ansiklopedisi”

İhsan Işık’ın, uzun zamandır Diyarbakır Ansiklopedisi üzerinde çalıştığını biliyordum. Nihayet beklenen ansiklopedi 5 cilt olarak çıktı.

Ahmet İnan

Değerli ağabeyim ve dostum İhsan Işık, ülkemizin saygın yazarları arasındadır. 1991’de Peygamberimizin Hayatı, 1992’de Dört Büyük Halife adındaki eserleri, Almanca’ya; 2005’te Türkiye Yazarlar Ansikolpedisi adlı eseri 3 cilt halinde İngilizce’ye çevrilip yayımlandı ve aynı eser Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 2005 Frankfurt Kitap Fuarında özel bir programla yabancı basına taınıtıldı. 2006 yılında, Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi adlı eseri 10 cilt halinde, yayımlandı. ( İhsan abi, Kültür Adamları deyimi yerine, Kültür İnsanları deyimini kullanmış olsaydı, daha iyi olurdu- diye düşünüyorum; ama onun, adam kelimesinin içinde kadını da yerleştiren deruni bir irfan geleneğinden geldiğini de bilmiyor değilim.)

İhsan Işık’ın uzun zamandır Diyarbakır Ansiklopedisi üzerinde çalıştığını biliyordum. Nihayet beklenen ansiklopedi 5 cilt olarak çıktı. Diyarbakır Ansiklopedisi, yazılı tarih öncesinden bu yana, Diyarbakır’ın tarihini, coğrafyasını, ekonomisini, kültürel zenginliklerini, mimarisini, tarihi eserlerini, basın tarihini, geleneklerini, mutfağını vs… çok geniş bir skalada alfabetik olarak kapsıyor. Diyarbakır’ın yetiştirmiş olduğu, bilim insanları, mutasavvıflar, şairler, bestekarlar, ressamlar, hattatlar, ses sanatçıları ve sinema sanatçıları, ihmal edilmemiş. Hakeza, Diyarbakır’da medfun zatlar da, unutulmamış. Diyarbakır’ın sosyo-ekonomik durumu, yatırım potansiyeli, ticaret, sanayi, eğitim ve sporu hakkında da ayrıntılı tablo ve istatistiklere başvurulmuş, Diyarbakır börokrasisinde çalışanlara da yer ayrılmış. Ansiklopedi, sadece Diyarbakır’ın kent merkezini değil, Diyarbakır’ın halihazır 17 ilçesini bir bütün olarak kapsıyor.

İhsan Işık’ın Diyarbakır Ansiklopedisini, daha önce yazmış olduğu sair ansiklopedilerden ayıran temel fark, ansiklopedi maddelerinin sahasında uzman bilim insanları tarafından yazılmış olmasıdır. Daha önce, ancak bir heyetin üstesinden gelebileceği dev ansiklopedileri tek başına yazmayı başaran müellif’in, bu defa kendi editörlüğünde, her biri sahasında uzman olan akademisyen ve yazarları bir araya getirerek Diyarbakır Ansiklopedisini üretmesi, esere ayrı bir özellik kazandırmış.

Bir çok özel sohbetimizde, “Ben Sümerbank işçisi Salih Usta’nın oğlu” diyerek babasının işçiliği ile haklı bir gurur taşıyan İhsan abi, Ali Haydar Haksal’ın “İhsan Işık: Bir Kültür Emekçisi” nitelemesini fazlasıyla hak ediyor. (Bkz: Milli Gazete, 9 Nisan 2013) Dahası İhsan abi’nin işçiliği, köklü bir tevarüs. Altın işçiliği gibi, paha biçilmez ve dakik bir işçilik….

“Şehir” kelimesinin, Arapça kökenli “meşhur” kelimesi ile de akraba olduğu söylenir. Çünkü şehirler, meşhur insanları barındırır. Bir şehrin meşhur ögelerini tanımak ve tanıtmak, medeniyetin künhüne varmak ile eşdeğerdir.

Uygarlığın genelinden İslam uygarlığının özeline indiğimizde, Hz. Muhammed (as)’ın siyerinin, İslam şehirlerinin oluşumundaki belirleyici rolüne intikal ederiz. O, kentlerin anası(Ummu’ul-Kura) Mekke’den , kutlu göç (HİCRET) ile Yesrib’e geldiğinde, Yesrib’i Medine’ye dönüştürür ve daha sonra gelişecek İslamî şehrileşmenin temelini de atmış olur. “Medine” kelimesinin,” medeniyet” kelimesi ile akrabalığı da hatırlanmalıdır. Peygamberin kutlu mescidi çevresinde gelişen “Medine” şehri, daha sonra oluşacak tüm İslam şehirlerinin ve medeniyyetinin arketipidir. Sözgelimi Konya gibi, Diyarbakır da bir cami etrafında halka halka genişlemiş bir İslam şehridir.

İhsan Işık’ın, daha önce Hz. Muhammed (as)’ın siyerini roman tarzında kaleme almış olması, Dört Büyük İslam Halifesinin hayatını yazmış olması, bir tesadüf olmasa gerek. O, İslam şehirlerinin arketip modeli olan Medine’yi ve Medine’nin kurucu iradesini tanımak ve tanıtmakla başladığı İslam Kültür İşçiliği serüvenini, İslam şehirlerinden biri olan Diyarbakır üzerindeki entellektüel işçiliği ile sürdürdü.

Kuşkusuz Diyarbakır Ansiklopedisi’nin bu gün için önemli bir işlevi de, Kur’an’daki tearüfe müncer olmasıdır. Haddim değilse de, engin hoşgörüsüne sığınarak İhsan abi’mi kutluyorum.(evrenselvicdan.com)

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler