İbrahim DAĞILMA

İbrahim DAĞILMA

Kirlenmiş siyasete İslami bir dokunuş: Mustazaflar Hareketi

 

Yıllara yayılan bir süreçte İslami bir endişeyle “ İlmi, maddi ve ahlaki” alanda yüklendiği sorumluluğu yüzünün akıyla taşıyan Mustazaf camiası, geçen Pazar günü “ Ahde Vefa Mitingi”nde siyasi bir harekete dönüşme kararını açıkladı.

Ki kararın duyulmasından sonra aldığımız yakın uzak, taraflı tarafsız tepkiler genel anlamda olumlu ve yüzlerde sevinci yansıtan bir güleçlik vardı; ama faaliyetlerin dernek çalışmasından hareket sürecine taşınması beraberinde zihinlere üşüşen birçok şüphe ve acabaları da getirebilir?

Çünkü politize olmuş, partizan bir boyut kazanmış, menfaatle dünyevileşmiş, yalanı normalleştirmiş, hak gasbını sıradanlaştırmış bir siyasi yelpaze içinde benzeri endişelerin olması gayet doğaldır.

Böylesi bir kararı alan camianın elbette yeni süreçte nasıl bir sorumluluk yüklendiğinin hesabını en geniş çerçevede yaptığından, bu karara bağlı eksi ve artıları iyice masaya yatırdığından, olumlu olumsuz/ yapıcı yıpratıcı eleştiri/sahiplenme ve saldırıları da kabul edeceği/göğüsleneceğinden hiçbir şüphemiz yoktur.

Sorumluluk almak kolay olsa gerek, zor olansa o sorumluluğu taşıyabilmektir. Bu sebepledir ki, müminler Kur’an diliyle sürekli şu duayı yaparlar:

“ Rabbimiz, bize kaldıramayacağımız yük yükleme!”

Çünkü sorumluluk, liyakat ister, mesuliyet ister, bilinç ister, kabiliyet ister, yeterlik ister, tahammül ister. Hele bu sorumluluk, dairesel alan genişledikçe daha bir zorlaşır ve ciddi bir imtihan olur çıkar.

İstikameti doğru olanın adımları da doğru olur. İstikamet, Allah’ın çizdiği gidiştir. Bu gidişin yol işaretleri Kur’an ayetleri ve Muhammed aleyhisselam’ın sünnetidir.

Mustazaf Camiası çalışmalarıyla bu çizgiden şu ana kadar bir sapma göstermediği gibi defalarca referanslarının İslam olduğunu söylemiştir. Siyasete adil bir bakış ve hak bir ölçü getirme uğraşısı veren bu camianın mazlum bir coğrafyadaki mustazaf tabanı böyle bir uğraşının bedelini zaten şehadet, zindan, hicret olarak ödemiştir.

Arkası samimiyet, fedakârlık, feraset ve takva hassasiyetiyle sıvazlanan böylesi bir hareketin çizgisel bir sapma göstereceğine ihtimal vermediğimiz gibi faraza yanlış yapsa bile onu doğrultacak hassasiyette ve kabiliyette olan birikimler azımsanmayacak bir sayıdadır.

Gücünü haktan, sevgisini halktan alan bu temiz, adil ve İslami hareketi kirli ayak oyunlarına çekecek art niyetli söz, yazı ve fiillere prim verecek yaklaşımlardan uzaklaşmak lazımdır.

Yüce Allah(c.c), İnşirah Süresi’nde “ Bir işi bitirince hemen başka bir işe koyul!” buyurmaktadır. Mustazaflar da şu ana kadar gayretle, aşkla, sabırla icra ettikleri dernek faaliyetlerinden boşalınca/ hukuksuz bir kararla kapatılınca hemen yeni bir çalışmaya koyuldu ki, bu siyasi kulvarda bir hareket olarak boy göstermektir.

Bu hareket, muhtemeldir ki bundan sonra şu noktalarda çıkış yapacak ve şunları dillendirecektir:

“ Yönetim, beşeri bir mantıkla değil İlahi bir bakışla adil olur. Biz de yönetime İslami bir renk vermek şartıyla talibiz.

Sorunlar, kördüğümleri çözmekle çözülmez; aksine her kördüğüm beraberinde yeni kördüğümler getirir. Sorunlar, sadece ana düğümü çözmekle çözülür. Ana düğüm de insani fıtratın boyutlarına uyan elbiseyi giydirmekle çözülür. Fıtratın boyutlarını tamamıyla dolduracak kapsam, Kur’an ayetleridir. Biz de sorunlara ancak Kur’ani çözümler öneririz.

Maddi kalkınma ve ekonomik refah “ faiz, tefe, rüşvet, karaborsa…” gibi kapitalist çirkinliğin şifreleriyle değil “ İnfak, yardımlaşma, zekât…” gibi sosyal adaleti tesis eden ve zenginle fakir arasındaki yakınlaşmayı artıran kardeşlik kodlarıyla olur. Bu kodların ne olduğunu biz Asr-ı Saadetten zaten miras almışız!”

Bu hareketin gerekliliğini kabul eden, sevgisini içinde taşıyan, çalışmalarına gönüllü destek veren ve faaliyetlerinin bir parçası olan her kardeşe düşen odur ki, Mus’ab misali hareketin İslami dinamiklerini ve hak perspektifini anlatan bir dil, ikna eden bir fikir olsun!

Bu kararı kirletilmiş, politize edilmiş ve zalime bir vasıf almış bir siyaset içinde temiz, dürüst ve adil bir siyasetin ilk adımı olarak görüyor ve kararın hak arayışındaki, adalet bekleyişindeki insanımız için hayırlar getirmesini temenni ediyoruz.

Doğruhaber Gazetesi

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.