Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesinde eğitim gören 15 öğrencinin mezuniyeti nedeniyle Mustazaflar Cemiyeti Ağrı Şubesi 2’ncisini düzenlediği ‘Mezuniyet Gecesi’ programını gerçekleştirildi.

Mustazaflar Cemiyeti Ağrı Şubesi Konferans Salonunda gerçekleşen programa HÜDA PAR İl Başkanı Şaban Gökhan, İl Koordinatörü Burhan Aslan, Mustazaflar Cemiyeti Ağrı Şubesi Yönetimi ve öğrenciler katıldı.

M. Emin Çetinkaya’nın sunuculuğunu yaptığı program A. Hakim Öngün’ün okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı.

Mustazaflar Cemiyeti Ağrı Şubesi adına Suat Çelik kısa bir konuşma yaptı. Eğitim ve öğretimin hayat boyu devam ettiği bir uğraş olduğunu belirten Çelik, diploma ve okulun Müslümanlar için bir amaç olmadığını hatırlattı. Cemiyet olarak mezun olan öğrencilerden razı olduklarını söyledi.

Program, 2015 yılında mezun olanlar adına Sadık Sosan’ın yaptığı konuşma ile devam etti.

Sosan, “4 yıldır bize yardımını esirgemeyen Ağrı halkına ve özellikle Mustazaflar Cemiyeti Ağrı Şubesi yetkililerine teşekkür ediyoruz. İnşallah aldığımız bu diplomalarla insanlara faydalı olacağız.” dedi.

“Büyük hedeflerimiz olmalı”

Daha sonra programa konuşmacı olarak katılan Araştırmacı-Yazar Abdulkadir Turan, öğrencilere bir sunum yaptı.  

Turan, “Mezun olan Müslüman öğrenci; evlendik mi, bir iş sahibi oldum mu, yeter demesi küçük hedeftir. Makineleşmek, insani hedeflerden uzaklaştırmaktadır. Müslümanın önünde küçük hedefler olmamalı. Şükür ki insan ve Müslüman’ız. Bize yüce hedefler yakışır. İnsanız ve irade sahibiyiz. İrade sahibi olmak da değişim yapmak demektir. Değişiriz ve değiştiririz. Üstün insan yüce hedefler edinen insandır. Birinin yüce hedefi yoksa, onun insani yönlerinde bir kusur vardır. Sadece mide ve dünyevi hallerle uğraşmak tümü ile hayvani bir etkinliktir. İnanın hedefiniz büyük oldukça maddi koşullar mana ile ilgili hedefinize hizmet eder. Ve hedefiniz küçüldükçe madde sizin sırtınıza biner. Siz maddeye yöneldikçe madde sizin sırtınıza biner. Ama siz manaya yüklendikçe ve yüce hedefler yüklendikçe, çalıştıkça göreceksiniz ki madde sizin esiriniz oluyor, hedefinize doğru sizi götürüyor. Büyük hedeflere ulaşanlar, manalarını maddeye göre değil maddelerini manalarına göre dizayn ederler.” dedi.

Müslüman’ın bilgi serüveninden bahseden Turan, Kur’an’ın ilk emrinin oku olduğuna dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Bilgi çağındayız. Eğer bilginin iktidarı elimizde ise insanın da iktidarı elimizde olur. Bizler bilgiye sarıldığımızda yükseldik. Bilgiden uzaklaştığımız da ise çöktük. Bakın, Selahaddin-i Eyyubi büyük bir komutandır ama aynı zamanda o dönemde ilime en çok değer veren insandı. Cahil bir toplumduk. İslam ile ilmi öğrendik, bilgili olduk ve dünyaya hükmettik.”

“Selahattin Eyyubi’in en büyük başarısı ilimledir”

Kürt toplumunun İslam ile tanışmasının ardından yükselişe geçtiğini belirten Turan, “Kürt toplumunun İslamiyet ile tanışması İslam’ın ilk yıllarına dayanıyor. Belki Huneyn de koşan atlar, Diyarbakır surları önünde de koştu. Ve şunu söyleyeyim. Kürtlerin İslam’dan önce tekbir yazılı kaynağı yoktur. Bizim eserlerimiz İslam’dan sonra başlamaktadır. İslam’dan bin yıl öncede tek bir beylik yoktur. Sanat eseri de yok. Çünkü Yörük bir toplumduk mağaralarda yaşıyorduk. İslam bizi dağdan indirip, kıbleye yönlendiriyor.  Ondan sonra müthiş bir yükseliş gerçekleşiyor. Emirlikler kuruldu, ilim yayıldı ve dünyaya açıldık. Bakın, mağarada yaşayan bir toplum olan Kürtler, Diyarbakır’da İslam’ın 5’inci ilim merkezi kuruyor. Bu zaman ise bin 100’lü yıllara denk geliyor. İslam bizi tarihe kazandırıyor. Neredeyse bedevi bir toplumduk. Kürtler ilk defa mevlit ile Kürtçe metine kavuştu. Zaferler kazanabilirsiniz ama sanat üretmek çok büyük bir bilgi ve eğitim gerektiriyor. Selahattin-i Eyyubi çok büyük bir komutan. Küçük bir bütçe ile büyük işler başarmıştır. Ama Selahattin Eyyubi’nin en büyük başarısı ilimledir. İslam dünyasını bilgi krizinden kurtarıyor. Her tarafa medreseler kuruyor.” İfadelerini kullandı.

Konuşmadan sonra Mustazaflar Cemiyeti Ağrı Şubesi’ndeki hizmetlerinden dolayı mezun olan 15 öğrenci, sırası ile plaket ve mezuniyet belgelerini aldılar.

Program yapılan ikramlarla son buldu. (Ömer Adıgüzel - İLKHA)