Şeytana Uyan Kim?

Geçen hafta bir televizyon programına konuk olan TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu’dan dehşet uyandırıcı açıklamalar duyduk.

Kürtçe eğitimi ‘şeytana uymak’ olarak değerlendiren Kuzu, “Bu memleketi böler” demiş.

Anayasa çalışmalarını anlatırken, “Yarın BDP her zaman ki gibi şeytana uyar da anadilde eğitim isterse ne olacak?” diye soran Kuzu, “Anadilde eğitim şeytana uymak mı?” sorusuna şu yanıtı vermiş: “Yani memleket bakımından ben öyle görürüm. Çünkü bu memleketi o böler. Her türlü özgürlük tamam bakın Amerika bunu bir kez denedi, Bir eyaletinde denedi, İspanyolcanın yoğun olduğu bir yerde iki sene uyguladı baktı ki eyalet elden gidiyor hemen İngilizce eğitimine tekrar döndü. Eğitim dili böler. Bu budur yani. Dolayısıyla her türlü özgürlük tamam; ama bunu ayrı tutmak… Başbakan da biliyorsun bunu çok net olarak vurguladı.”

Kuzu, biliyorsunuz, koyunun yavrusudur.

Koyunlar kendi başlarına hareket edemez, kendileri karar veremezler.

Burhan Kuzu da başbakanın açıklamasından sonra cesaret kazanıp bu sözleri söylüyor.

Aslında hep birilerine bakıp konuşuyor.

Hatırlarsanız geçen senelerde ilköğretimlerde başörtüsü konusu tartışılırken de garip laflar etmişti.

İlköğretimde başörtüsü için Hayrünnisa Gül “cehalet” demiş, ardından Abdullah Gül de eşine katıldığını söylemişti.

Nimet Baş, provokatör demiş, Meclis İnsan hakları komisyonu başkanı Zafer Üskül de ‘devletin çocukları ailelerinden alabileceğini’ iddia etmişti.

Herkes konuşur da Kuzu durur mu? 

Burhan Kuzu da başörtüsü özgürlüğünün sadece üniversiteler için söz konusu olabileceğini söylemiş ilköğretimde başörtüsü için “ahmaklık” demişti.

Yani bu kadar dengeli bir adam!

Gelelim son açıklamasına.

Kürtçe eğitim istemek, şeytana uymakmış…

Anayasa hukuku profesörü böyle söylüyor.

Anayasada şeytanla ilgili bir tanım olduğunu hiç duymadım.

Yani resmi ve gayri resmi şeytan diye bir ayırım yok!

Şeytanın ehli kitabın kültüründe de pagan ve putperest kültürlerde de bir karşılığı var; ama modern laik dünyada bir karşılığı yok.

Herhalde şeytanların vazifesini devralanların sayısı arttığı için bir şey diyemiyorlar.

Biz ise Müslüman olduğumuz için red ve kabullerimizi İslam’a göre yapmaya çalışırız.

Şeytanı ve dostlarını da Kur’an’dan ve Resulullah’ın hadislerinden biliyoruz.

İnancımıza göre; Şeytan’ın ideolojisi ırkçılıktır.

“İblis, “Ben ondan daha hayırlıyım. Beni ateşten yarattın, onu ise çamurdan yarattın” dedi.” (Sâd Suresi:76)

Bir ırkı yüceltip bir diğerini aşağılayanlar şeytan ideolojisinin mensuplarıdır.

Şimdi vakıaya bakalım:

Türkiye’de seksen sene Kürtler yok sayılıp aşağılandı mı, aşağılanmadı mı?

Kafatası ölçümleri ile “saf Türk ırkı” araştırmaları yapılmadı mı?

Aşağıdaki sözleri söyleyen kişi bu ülkede Adalet Bakanlığı yapmadı mı? Hatta cumhuriyetin medeni hukukunu, ceza ve ticaret hukukunu hazırlayan kişi bu değil mi?

“Türk, bu ülkenin yegane efendisi, yegane sahibidir. Saf Türk soyundan olmayanların bu memlekette tek hakları vardır; hizmetçi olma hakkı, köle olma hakkı. Dost ve düşman, hatta dağlar bu hakikati böyle bilsinler!”

Yıllarca Türkçe’nin dışındaki diller yasaklanmadı mı?

Peki bunu kim yaptı?

“CHP yaptı” deyip çıkmayın işin içinden!

Burhan Kuzu, şimdi aynı mirasın üzerinde durmuyor mu?

O zaman sormak hakkımız değil mi?

Seksen sene ırkçılık yapıp başka dilleri yasakladınız.

Yani şeytana uydunuz.

Şimdi bazıları “başka dilleri yasaklamak” şeklinde değil,

Dillerini eğitimde kullanmak şeklinde (sizin iddianıza göre) “şeytana uymak” istiyor.

Bırakın uysunlar!

Şeytana uymak iyi bir şey değilse siz vazgeçin uymaktan!

Şeytana uymak iyi bir şeyse bırakın başkaları da uysun!

Size ne!

Not: Tüm okuyucularımızın Kurban Bayramını tebrik eder hayırlara vesile olmasını dilerim.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.