İcraatın içinden

Ahmet Davutoğlu'nun görevi bırakması sonrası kurulan Binali Yıldırım hükümeti için “icracı hükümet olacak” değerlendirmesi yapılmıştı. Kimileri bunu Binali Yıldırım'ın mühendis kimliğine vurgu yaparak, kimileri ise dış politikadaki tıkanıklığı aşması muhtemel icraatlardan dolayı söyledi bunu.

Ak parti iktidarı boyunca Ulaştırma Bakanı olarak tamamladığı büyük projeler göz önünde bulundurulduğunda sanırım kimsenin Binali Yıldırım'ın icracılığına bir itirazı olmaz; ama bunun dış politikadaki yansıması merak ediliyordu.

Binali Yıldırım, hükümeti kurma sürecinde “Dostları artırma, düşmanları azaltma” politikası izleyeceğini söyledi. Bunun nasıl yapılacağı merak ediliyordu.

Nihayet şapkadan tavşan çıktı ve politikayı gördük!

israil ve Rusya ile yumuşama sinyalleri…

israil ve Rusya yine eskisi gibi “dost” sınıfına dahil olacaklar.

Hemen itiraz etmeyin lütfen! israil'in dost olduğunu hükümetin bakanlarından Ömer Çelik beyefendi söyledi.

Neyse, biz gelelim uzlaşmaya…

israil'in “üzüntüsü” ve batıda “kan parası” yerine bile geçmeyecek tazminatı kabul etmesinden sonra “abluka” konusunda da uzlaşılarak bir sonuca ulaşıldı.

Abluka kalkmayacak, abluka hafifletilmeyecek; ama Türkiye'nin yardımları Aşdod limanında indirilip Gazze'ye gönderilecek.

Yani aslında eskiden yapılan ne ise yine aynısı yapılacak.

Aşdod'un terör şebekesi israil'e ait bir liman olduğunu ve malzemelerin israil kontrolünde Gazze'ye geçirileceğini belirtmeye gerek yok sanırım.

Netanyahu yapılan anlaşma için “iki tarafın zaferi” diyor; ama işin aslı iki tarafta da hoşnut olmayanların sayısı fazla.

İddialara göre bazı israilli bakanlar o kadar rahatsızmışlar ki, anlaşmayı onaylamayacaklarını söylemişler; ama bu sözlerin sadece “tribünlere oynama” anlamına geldiğini ve kuzu kuzu imzalayacaklarını herkes biliyor.

Adamlar işledikleri cinayet yanlarına kâr kalmış olmasına rağmen özür ve tazminatı hazmedemiyorlar. Hatta bir tanesi “Yani her öldürdüğümüz kişi için özür mü dileyeceğiz” demeye getiriyor.

Aslında uluslararası sularda işledikleri cinayet ve katliamdan sonra meselenin böyle bir anlaşmayla kapanması onlar için zaferdir; ama yine de bazılarının zoruna gidiyor.

AK Partiye yakın olan gazeteci ve uzmanlara göre de bu bir zafer, çünkü israil daha önce hiç böyle bir anlaşmayı kabul etmemiş.

israil muhibbi olup da siyasetlerini AK Parti karşıtlığına göre belirleyen bir kesimin anlaşmaya tepki göstermesinin de anlaşılır bir tarafı var. Neticede “muhalefet etmeye” odaklandıkları için dün dediklerinin bugün tersini söyleyebilirler.

HAMAS tarafının da yaptıkları farklı açıklamalarla kafalarının karışık olduğu görülüyor.

Sonuçta israil imaj yenileyecek, doğalgaz geçişinden dolayı büyük paralar kazanacak. Türkiye de Gazze'ye açıktan yardım götüren tek ülke olarak İslam Dünyasının hamisi pozisyonuna geçecek.

Herkes kazanacak!

İlkeler, israil'in Gazze'ye halen devam eden vahşi saldırıları, onu minute'lar, “siz öldürmeyi iyi bilirsiniz”ler ve diğer çelişkiler mi? İcraatın içinden programının yüksek volümlü müziğinden dolayı duyulmayacak bunlar ve herkes rahatlayacak.

israille ilşkiler bozulduğundan dolayı sürekli “istihbarat zaafiyeti yaşıyoruz ve terör olayları artıyor” diyen “monşerler” de memnundur şimdi.

Ya Gazze halkı…

İnşallah söylendiği gibi tahrip edilen evleri yapılır, enerji ve gıda ihtiyaçları karşılanır.

Bu alanda icraat görürsek biz de memnun oluruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.