İhlas, istisnasız her müminin gündemine alması gereken en birincil meselelerden biridir…

İhlas üzerinden geçinenlerin kahir ekseriyeti İhlas’ı savunmamızı zorunlu kıldı... 

Lekelenen İhlas… Gölgelenen İhlas… Kirletilen İhlas… Zedelenen İhlas…

İşte bu manzara ihlas üzerine eğilmemizi gerektirdi…

Savunmasız, korumasız, kaburgasız ihlas vizyonu, İhlas’ın tehlikede olduğunun sinyalini veriyor...

İhlas’ın ihmali… İhlas’ın ihlali… İhlas’a ihanete götürdü…

Peygamber’den (sav) daha çok İhlasçı geçinenlerin İhlas’a vurdukları ağır darbenin iniltisini yüreklerimizin derinliklerinde hissediyoruz… 

Mislikten uzak bir şekilde misafirane, mistikane, miskinane yaşam tarzını benimseyenlerin vurdukları ‘’Mistik darbe’’…

Egemen şer güçlerin baskı ve dayatmalarından çekinip uzlaşma tehdidi karşısında silikleşen, sinikleşen ‘’Konformist darbe’’…

Direnen ümmetin önünü tıkayan iki handikap…

Bugün ihlasla direnen İslam’a alternatif, iflasla dilenen İslam’ı ürettiler…

İhlas’ın etkisini kırmak, dinamizmini sıfırlamak için korkunç senaryolar piyasaya sürüldü…

İhlas’ın hızını  kesme projeleri  alabildiğince cazipleşti…

İhlas’ı farklı kulvarlarda arama hilesi tuttu…

Manipüle edilen nesiller ihlasa yabancılaştı…

Mistisizmin, Konformizmin kuşatmasında İhlas konsepti tahrip edildi…

İhlas’ı arama mekanları değişti…

İzbe kuytularda sünepe yaşam modelini! tercih eden münzevilerin İhlas arayışı…

Tehditler ve Tahditler karşısında  silik ve sinik portre çizen, bana dokunmayan yılan edebiyatı yapan monden kişiliklerin ihlas arayışı…  

Düşünüyorum da  ‘Fitne kalkıp din yalnız Allah’ın oluncaya kadar’  mücadele eden kan, ter ve gözyaşını Cihad serüveninde olmazsa olmaz addeden ihlaslı azizlerin ihlasını pek önemsemiyoruz…  

Filistin ihlası… Suriye İhlası… Irak ihlası… Çeçenistan ihlası… Afganistan ihlası… Lübnan ihlası…

Toplumun mistik evliya İhlas’ı mantalitesine kurban gitti…

Dirilen ve yürüyen İhlas’ın yerini kıyısına, köşesine kapaklanan İhlas aldı…

Sihirli sözcülerle ve sözcüklerle hipnotize edilen ümmetin en berrak değeri olan İhlas ipotek altına alındı…

Ve ihlas vuruldu…

Tabii varlık şirazesinden kopanlar İhlas’ın şirazesine ağır darbe indirdiler...

Yaşanan ‘’İhlas’sızlık Terörü’’nde zayiat büyük...

Müslümanlara yönelik Tağuti ifsad şebekelerinin gerçekleştirdiği  karalama ve karartma operasyonları ancak İhlasın gücüyle pasifize edilebilir.

Moda, Marka sektörünün Magazinizm kültürünün  etkisi altında kalarak başlattığı  markaj, masaj, makyaj, imaj ve prestij bahşetme hilesi fiyaka, caka rüzgarıyla aktifleştiriliyor…

Televole popülaritesinin muhasara ve muhatarası altında kimlik ve kişilik erozyonuna uğrayan nesillerin İhlas’ından  kim söz edebilir?..

İnsanımız ciddi  bir  riya kıskacında ömür tüketiyor…

İslami mücadelesini kardeşlerinden gizleyip, evinde ailesine açan davetçilerin İhlas’ı!..

Çoluk çocuğunun geçimine gelince derdi maişet nutku atıp yakınanların, topluma açık düğün törenlerinde ve eğlence merasimlerinde pervasızca para saçıp savurması ne olduğuna tanıklık ediyor acaba?..

Evrensel İslami hareketin küresel ölçekte gelişiminin önündeki en ciddi takoz bizce İhlas erozyonu…

İhlas sınavından alnımızın akıyla mı, karasıyla mı çıkacağız belli değil…

Samimiyet testinin sonucundan endişeliyiz…

Kulluk karnemizin İhlas hanesine nasıl bir  not bekliyoruz?.. 

‘’Tebessüm’’ ve  ‘’Tebşir’’ vesilesi bir not mu?.. ‘’Teessür’’ ve ‘’Teessüf’’e götürecek bir not mu?.. Tespit  etmek Durumundayız...  

Bulanık ve bunalımlı İhlas tasavvurunun popülize edildiği bir zaman dilimindeyiz…

Dini ritüellerde  İhlas flu ve gri bir görünüm kazanıyor...

Disipline edilmemiş İhlas’ın içi boşaltılıyor… Ve İhlas savunmasız…

Sistem içi İhlas ‘’Yasal’’lanırken, Sistem dışı İhlas ‘’Yasak’’lanıyor…

Çağın kirli mantalitesi ve Beşeri ideolojiler ihlas’ı hedef alıyor…

İhlas’tan inhiraf sürecinde kaybımız büyük…

Muhlis yürekler delik deşik…

İhlas taşıyan kalpler ihanet anaforunda aidiyet kriziyle karşı karşıya…         

Bugün  nifak  şebekelerinin kitap, sünnet ve kutsallar üzerinden geçinerek mürailiklerini kamufle etme çabalarına tanıklık etmekteyiz…

Şer’i şiarların Mübeccel, Mükerrem ve Muhterem kisvesini savunma mekanizması kılarak meşum eylemlerini meşrulaştırma çabasındaki nifak…

İsmi, cismi, resmi İslami bir intiba uyandıran nifak…

Konuşunca mangalda kül bırakmayan, mücadele ve direniş edebiyatı yapan Nifakizm…  

Rabbimizin tasvir ettiği şu manzaraya lütfen pür dikkat kesilelim.

 ‘Onları gördüğün zaman kalıpları hoşuna gider. Konuştuklarında (etkilenerek) sözlerini  dinlersin. Halbuki onlar duvara dayanmış  keresteler gibidirler. Her sesi (gürültüyü) kendi aleyhlerinde zannederler. İşte onlar düşmandır. Onlardan sakınıp korunuver. Allah onları kahretsin. Nasılda  ( hakikatten ) döndürülüyorlar?..’(El-Münafikun ;4)

Tüm  hesaplarını görüntü ve gösterişe endeksleyen mürai münafıkların açtığı  fitne selinin suyu henüz kurumadı, kurumuyor…

Hakaret, iftira, yalan ve tecessüs ağının doğurduğu derin yara hala  kapanmadı, kapanmıyor…  

Münafık’ın konuşurken cafcaflı, yaldızlı konuştuğuna bakmayın öyle…

Sizden ayrılınca kalitesi, çapı, ne idüğü belirginleşir…

Şu ayet kirli ‘dıl’ ve ‘dil’lerini tüm netliğiyle gözler  önüne seriyor…                                     

 ‘İman  edenlerle  karşılaştıkları  vakit  ‘inandık’ derler. Şeytanlarıyla (dostlarıyla)  yalnız  kaldıklarında biz  sizinle beraberiz. Biz onlarla sadece istihza alay ediyoruz , derler’. (El-Bakara 14)

Ahlaki redaet ve rezalete alabildiğine çivilenmiş olan çift yüzlü müzebzebin bukalemunlardan başka ne beklenebilir ki?..

Hayatı seküler bakış açısıyla yorumlamada oldukça muhteris…

İslami ve insani sorumlulukları kuşanmaya gelince ne hikmetse müşteki… 

Tiraniter ve totaliter Monarşi rejimlerinin cürüm ve cinayetlerini toleranslı yaklaşarak meşrulaştırmada ne yazık ki müteheyyic ve mütelezziz…

Söz konusu İhlas ve samimiyet olunca 180 derece U dönüşü… İhlas’ın vetosu…

İhlas’a mütereddid yaklaşım hemen kendini ele veriyor… İhlas’ın iptalini ihsas ediyor…    

Renge, reytinge, rekora, reklama  ve rekabete güdümlü bir hayatın nuru ve onuru hangi oltaya takılı kaldı?..

Riya oltasından başka olta bilmiyorum…

Riyakarlık kıskacında tribüne oynuyoruz…  

Müslümanlar olarak riya rüyasına, hülyasına, boyasına meftunane tutunduğumuz realite…  

Çözüm kullukta Allah dışı hesapları elinin tersiyle iterek İhlas’ta karar kılmak...

İhlas’ı nakavt operasyonlarına alabildiğine direnmek…

İhlas yüklü bir hayatın iklimine kendimizi taşıyabilmek…

İhlas türküsünü hayatın eksenine okumak…

Şeytani etik, cahili etki ve tağuti etikete karşı dehşet yoğunlukta açık oluşumuzun izahını kim nasıl yapacak?.. 

İhlas tehlikede dediysek görünen köy kılavuz istemez gerçeğine istinaden dedik…

İhlas’ı ifna, imha, infaz ve iptal çalışmalarının korkunç neticesi güneş gibi zahir olunca fazla söze hacet kalır mı?.. 

İhlas ağlıyor… Hemde inim inim…

İhlas iddiasında bulunan mürailerin açtığı onulmaz yaralar İhlas katliamıyla neticelendi…

Bu elim halin sorumluları, aktörleri kimler?..

İhlas iddiasında bulunup ispata yanaşmayan Muhlis! beyefendiler değil mi?.. 

Forslu, fosforlu beyefendiler… ‘’Oflaz’’ bir o  kadarda ‘’Ole’’ delisi kişilikler… 

Profan bir hayatın frapan objesine tutkulu bir halde mıhlanan kimlikler…

Modern cahili kültürün boyasına, rengine hayran kalan kimlikler…  

Hülasa sahteliklerin sahnelendiği bir dünyada ömür tüketiyoruz...

İhlas sahte… Kulluk sahte… Kıble sahte… Kimlik sahte… Hayat alabildiğine sahte…

Amellerde göze çarpan gri görünüm neyin nesi?..

 ‘İnsanlardan öylesi de vardır ki Allah’a uçtan uca / yarım yamalak ibadet eder’  (El-Hac:11)

Allah’a yönelişimizde beliren çarpıklık…

Çağın  aciz insanı  ucuz  cennet  peşinde… İhlassız rahmet  arayışında…

İlahi takdir ve taltifi hangi amellerimize mukabil bekliyoruz?.. 

Tebcil, tebrik ve tebşire yarım yamalak, nümayiş kokan, beş para etmez görüntülerle kavuşamayacağımız  kesin…

Şatafatlı, Şaşaalı, debdebeli, tantanalı ve görkemli tabloların şımartıcı çekiciliğinin bu noktada tam bir skandal ve fiyaskoyla sonuçlanacağı da belli…

‘’Şehrin en uzak tarafından koşarak gelen adam’’ olan Habibun Neccar’ın hassasiyetiyle, ‘’Edna’’ ve ‘’Yemşi’’nin kuşatmasını ‘’Aksa’’ ve ‘’Yes’a’’ ile kırmak durumundayız… 

Edna’dan Aksa’ya uzanabilmek… Yemşi’den Yes’a hızına ulaşabilmek…

İşte İhlas’ın ihtişamı… Tebcile medar ihtişam… Tebrik vesilesi ihtişam…  

Tabi şu ince nükteyi belirtmeden geçemeyeceğiz…

Şehrin en uzak tarafına koşarak giden elçiler olmasaydı, şehrin en uzak tarafından koşarak gelen adam olurmuydu?..    

Hz. Yusuf’ta İhlas’ı şehvet terörü ile nötr kılma operasyonlarına karşı direniyordu…

Züleyha’nın tavrı Hz. Yusuf’u ihlas çizgisinden saptırmaya yönelik...

Kapanan kapılar… Kapanış şeklide önemli… Sıkı sıkı …

Maddi ve fiziki tüm engeller Hz Yusuf’un aleyhine…

Hz. Yusuf ‘’Zindan’’ ile ‘’Zendan’’ arasında tercih yapmak durumunda… 

Züleyhanın hatırına Zülcelali unutacak mı?..

Yoksa tehlikede olan İhlasta mı karar kılacak?..

 ‘Evinde bulunduğu kadın onun nefsinden murat almak istedi ve kapıları sıkıca kilitledi. Ve ‘haydi  gelsene, seninim’ Dedi. Yusuf maazallah Allah’a sığınırım. Doğrusu o ( Kocan ) benim efendimdir. Bana güzelce baktı.Hiç kuşkusuz zalimler iflah olmazlar dedi. Kadın ciddi bir şekilde ona niyetlenmişti. Rabbinin burhanını görmeseydi Yusuf ta ona niyetlenmişti. İşte biz ondan kötülüğü gidermek için gidermek için böyle yaptık. Doğrusu o ihlaslı kılınan  kullarımızdandı.’(Yusuf 23,24)

İşte İhlas’ın gücü… İhlas’la gelen kurtuluş…

Hayatının en çetin sınavını ihlasla geçebildi…

Hasid kardeşlerin kıskançlığı Züleyha kıskacı yanında ne ki?.. 

Ayetin ifadesi çok calibi dikkat… ‘’Doğrusu o ihlaslı kılınan  kullarımızdandı.’’

‘’İhlas’lı kul’’ değildi, ‘’İhlas’lı kılınan kul’’du…

İlahi bir müdahale mevcut... Allah  (cc) devreye giriyor...

 ‘İkisi de kapıya doğru koştular. Kadın onun  gömleğini  arkadan yırttı. Ve kapının eşiğinde  kadının kocasına rastladılar. Kadın, ‘senin hanımına kötülük yapmak isteyen kimsenin cezası  zindana  atılmaktan  veya  acıklı bir azaptan başka  ne olabilir?’ dedi. Yusuf o kendisi benden murat almak istedi. Onun  (Züleyhanın) akrabasından bir tanık ta şöyle tanıklık etti. ‘Şayet  Yusuf’un  gömleği önden  yırtılmışsa  kadın doğru söylemiştir. O yalancılardandır.

Yok eğer gömleği   arkadan  yırtılmışsa  kadın  yalan  söylemiş, bu doğru kimselerdendir. Kadının kocası Yusuf’un gömleğinin arkadan yırtılıdığını Görünce ‘Doğrusu bu  siz  (kadınlar)in hilelerindendir. Gerçekten  sizin  hileniz pek büyüktür’ dedi. ’  (Yusuf ;25-28 )

Hz. Yusuf’un İhlas’ının nişanesi gömlek…

Hz. Yusuf’a yönelik çirkin ve çirkef eylemlere imza atanların, rezilliklerini kamufle ettikleri masum gömlek… 

Kanlı gömlek yalanı… Yırtık gömlek İftirası …

Hep Yusuf’u (a.s) yıpratma ve yoketme amacı  güden meş’um hamleler… 

İç güzelliği kıskanan kardeşler fiziki infaz peşinde… Dış güzelliğe takılan Züleyha ruhi imha arayışı içerisinde…  

Tamda bu hengamede ‘’Gömlek’’ devreye giriyor… Dile geliyor… Kendi lisanı haliyle Yusuf’un suçsuzluğunu haykırıyor…

Peki bugün Nezih ve Nezif İslami Kimliği İç-Dış ideolojik operasyonlarla bozma ve boğma hesapları yapan Küresel İstikbar güçlerinin makro kuşatması karşısında bizi Hürriyeti Şer’i’ye götürecek ve iftira bombardımanını nötralize edecek ‘’Gömlek’’lere ne kadar  muhtaç olduğumuzun farkında mıyız?..

İhlas göstergesi gömlek… Samimiyet nakışlı gömlek… 

Müştak ve meftun olduğumuz Sıdk yüklü model gömlek bu…

Beşeri ideolojilerin ve Batıl dinlerin kıskacında Asimile ve Aline edilerek, Vahyin gölgesinde neşvü-nema bulan Muhlis nesillere musallat edilen Çağdaş Züleyha Çetesinin ‘’Komple Komploları’’ ve ‘’Şehvet Tezgahları’’ İhlas’ı hedef almış durumda…

Sistematik bir tarzda tüm ciheti ihata edilen İhlas, müz’iç barikatlarla nötr hale getirilip pasifize edilerek, atomizasyona uğratılmak isteniyor… 

Kirletilen çağın Popülist çemberi  gittikçe daralıyor…

İhlas’ı Politik vuruşlarla ekarte etme projeleri yaygınlık kazanıyor...

Pragmatist/Çıkarcı ve Oportünist/Günü birlikçi atraksiyonlarla İstikamet çizgisinden İnhiraf edenler, Hedonizm/Hazcılık zehrini nesillere enjekte etmekle meşgul…  

İslam dışı alternatif paradigmalar üzerinden İhlas’a savaş açılmış durumda…

‘’Muhlis’’ kalmak gittikçe zorlaşıyor…

Allah Resülü (sav) asırlar öncesinden bu tehlikeli sürece işaret ediyor:

‘‘İnsanlar helak oldu alimler hariç… Alimler helak oldu amiller hariç… Amillerde helak oldu  muhlisler  hariç…Muhlislerde büyük bir tehlike üzerindedirler’ (Keşful Hafa )

Nebevi ikaz çok korkunç bir gidişata işaret ediyor…

Vahyin inşa ve ihya edici ruhuyla yepyeni bir Tecdid-i İhlas gerekiyor…

‘’Tecrid-i İhlas’’a karşı ‘’Tecdid-i İhlas.’’… ‘’Tehdid-i İhlas’’a karşı ‘’Tevhid-i İhlas’’…