Ramazan Ayı'nı Uğurlarken Ramazan Bayramı'nın Düşündürdükleri

Bin aydan daha hayırlı Ramazan ayının son günü olan bugün; mutlak otorite, güç ve kudret sahibi Rabbimizin rahmetinin bir nişanesi olarak İslam Ümmeti’nin her ferdine ayrı-ayrı sunduğu bir fırsatın son bulduğunu ve peşinden mübarek Ramazan Bayramının gelişini ilan eden bir gündür.

Pek tabii ki Oruç ayını gerektiği gibi yani Allah ve Resulünün istediği şekilde yaşayan kardeş ve bacılarım bilmelidirler ki onlar sadece bir ay’ı değil yaklaşık 83-84 yılı kapsayan bir ömrü Allah için ibadetle geçirmiş hükmündedirler. Böyle bir şansları olup olmayacağı ve sonraki ramazan aylarına ulaşıp ulaşmayacakları belli olmayan bedbahtlara ise, yazıklar olsun! veya toprak başlarına! demekten başka bir seçeneğimiz yok gibi. Çünkü onlar böylesi paha biçilmez bir fırsatı ancak nefislerinin ve şeytanın peşinden koşarak harcamışlardır. Bu her iki sınıf insana da yaptıklarının karşılığını en adil bir şekilde verecek olan ise ancak ve ancak Allah’tır. Allah hepimize sonsuz merhameti ile muamele etsin inşaallah.

Yukarıda değindiğimiz gibi Ramazan bütün ihtişamı ile geride kalırken bayramın bütün görkemine ve coşkusuna şahitlik etmeyi ümit ediyoruz. İnsanoğlu genellikle sevinçlerini ve mutluluklarını dile getirmek için bayram yapmayı tercih etmiştir. Oruç tutan Müslümanlar, Ramazan boyunca aç ve susuz bekleyişlerini, büyük bir sabır ile Allah’ın yasaklarından kendilerini men etmeleri ve işledikleri hayırlar dolayısıyla Allah’a karşı sorumluluklarını yerine getirmeleri ile bunun karşılığında Rablerinin kendilerini cehennem azabından âzad ettiği hakikatini bildikleri için Peygamber Efendimizden bir hediye şeklinde bayramlaşmak suretiyle sevinçlerini dile getirmelerini anlamak ne kadar kolaysa, bu sorumluluktan kaçan ve üzerlerine düşeni Allah katında geçerli bir mazeretleri olmaksızın yerine getirmeyenlerin bu günü bayram olarak kutlamalarını anlamak da bir o kadar güç doğrusu. Her halde bunlarda sadece kardeşlerinin sevinçlerine ortak olmak veya kendi iç dünyalarında gittikçe derinleşen ve oruç tutamamanın verdiği vicdani rahatsızlıklarını gidermek için Bayramı bir eğlence karnavalı niyetiyle adet yerini bulsun kabilinden kutluyorlar diye düşünüyorum. Hasılı kelam ne niyetle olduğundan tam olarak emin olmasak da herkesin böyle bir sevince ortak olması ve bayram kutlamasına ilgi göstermesi aşağıda dile getireceğimiz sebeplerden dolayı bayram geleneğinin süregelen kutlama şekline uygun bir davranıştır.

Dini Bayramlarımız her şeyden önce toplumsal ilişkilerin, sosyal dayanışmanın ve kardeşlik bağlarının gelişmesine sundukları katkı açısından önemlidirler ve üzerinde hassasiyetle durulması ve azami ölçüde istifade edilmesi gereken zamanlardır; büyüklere saygının ve küçüklere sevginin adıdır bayram. Düşkünlere gösterilecek merhametin ve yokluk içinde ızdırap çekenlerin çilelerine ortak olmanın adıdır bayram. Bir güler yüze hasret ötekileştirilmiş insanların beklentilerini karşılamanın adıdır bayram. Komşularla ve akrabalarla koparılan veya zayıflayan bağları sağlamlaştırmanın ve onarmanın adıdır bayram. Ziyaret etmek suretiyle hastalarımızı sevindirmenin ve yüzü gülen masum çocuklara doyasıya bakmanın verdiği hazzı tatmanın adıdır bayram. Binlerce kilometre uzaktan anne ve babanın ellerini öpmek ve onların gönlünü hoş etmek için yollara düşmenin adıdır bayram. Aile fertleri, çocuklar ve torunlarla hasret gidermenin adıdır bayram. Müslümanların birbirleriyle buluşarak ve kucaklaşarak, kin, hased ve düşmanlıklara vurdukları en büyük tokat ile şeytana tattırdıkları en büyük hezimetin adıdır bayram. Oruç ve Ramazan vasıtasıyla yeni açılan ve henüz günahlar ile kirlenmemiş bembeyaz sayfaya hayır ile başlamanın ve hayır ile yâd edilmek için atılmış ilk adımın adıdır bayram. Güzel, helal ve temiz gıdalarla donatılmış bir sofrayı, samimiyetin ve içtenliğin yansıdığı güler bir yüzle; zengin-fakir, tanıdık-tanımadık ayırt etmeksizin herkes ile paylaşmanın, karşılıksız ve minnetsiz ikramın adıdır bayram. Bunların hepsinden öte İslam coğrafyasında akıtılan kanların hesabını soracak bir direniş için edilmiş toplumsal bir yeminin ya da şehidlerimizin, gazilerimizin, zindanilerimizin ve muhacirlerimizin çocuklarının hasret dokunan yüreklerinin acısı ile dökülen gözyaşlarını silebilmenin adı olmalıdır Bayram.

Bu güzel niteliklere sahip Ramazan Bayramı münasebeti ile diri olduklarına iman ettiğimiz aziz şehitlerimizin, gazilerimizin, son dönemlerde sürgün zulümlerine ve haksızlıklara maruz kalan zindan sakini Yusuflarımızın, Muhacirlerimizin ve hepsinin aileleri ile siz değerli kardeş ve bacılarımızın Ramazan Bayramının mübarek olması temenni ediyor ve Cenab-ı Allahtan bu bayramı tüm İslam Dünyasına açılacak hayır kapılarına vesile kılmasını niyaz ediyorum.

“SELAM VE DUA İLE”

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.